news-details

Dünya nüfusunun %40’ı su sıkıntısı yaşayacak

GRUNDFOS UYARIYOR:  SUYU GELECEK NESİLLERE ULAŞTIRABİLMEMİZ İÇİN SU TASARRUFU YAPMAMIZ ŞART

GRUNDFOS UYARIYOR: SU KRİZİNİ ÖNLEMEK ZORUNDAYIZ

Dünya nüfusu hızla artarken yeryüzü kaynakları ise daha yüksek hızla azalıyor, su kıtlığı ise önümüzdeki en önemli tehditlerden bir tanesi.

Küresel bir krizle baş etmeye çalıştığımız bugünlerde en önemli ihtiyaçlarımızdan bir tanesi olan suyu kullanırken bir taraftan da gelecek için su tasarrufu yapmamızın önemini daha iyi anlıyoruz. Bu süreçte ülkelere ve bireylere suyun verimli kullanılması konusunda büyük sorumluluk düşüyor.

Bireyler, şirketler ve devletler için hızla önlem alma zamanı.

Dünyanın lider su çözümleri şirketi GRUNDFOS, insanların suyu kullanma alışkanlıkları göz önüne alındığında, su sorununun çok yakın bir zamanda daha da önemli hale geleceği konusunda, tüm ülkelerde bilinçlendirme çalışmalarına devam ediyor. İstanbul da, 2030 yılında su kıtlığı yaşayacak 12 metropolden arasında gösteriliyor. Bu nedenle Türkiye’nin olası su krizine karşı bir an önce harekete geçerek su kaynaklarını çok iyi koruması, yenilikçi çözümleri kullanması ve su tasarrufu yapması gerekiyor. Gerekli önlemler alınmadığı takdirde, yakın gelecekte büyük bir su sıkıntısı ile karşılaşma olasılığımız oldukça yüksek.

Su kıtlığı günümüzde dünya nüfusunun yüzde 40’ından fazlasını etkileyen bir problem. Güvenli içme suyu kaynaklarının azalması ise tüm ülkeleri yakından ilgilendiriyor.

 

Nüfusun hızlı artışı, küresel çaplı yaşanan iklim değişikliği, çevre kirliliği, kaynakların sınırlı olması nedenleriyle ciddi bir su krizi ile karşı karşıyayız. Dünyamızın 3/4'ünü oluşturan suyun sadece %2,5’i tatlı su kategorisinde. Bunun da %70'i buzullarda, toprakta, atmosferde ve yeraltı sularında bulunuyor.

SUYU ETKİN YÖNETİN

Suyun verimli kullanılıp gelecek nesillere aktarılabilmesi için yönetimlere ve bireylere de oldukça büyük sorumluluk düşüyor. En fazla su kayıpları, suyun kaynaklardan alınıp kullanıcıya ulaştığı süreçte gerçekleşiyor. Yaşanan su kayıplarının en aza indirilmesi, su ve kanalizasyon idareleri ve belediyelerin alacağı önlemler ile mümkün.

Akıllı pompalar ile herkesin ihtiyacı olan su miktarını ihtiyaç duyulan basınçla ulaştırmayı mümkün kılan Grundfos sistemleri, bir taraftan enerji kullanımını azaltırken bir taraftan da su kaybının sıfıra indirilmesini sağlıyor. Su kayıplarını en aza indirebilmek için şehir altyapılarının dijital ikizini çıkartan Grundfos, en az enerji kullanımı ile ve kayıp yaşanmadan su dağıtımını mümkün kılıyor.

 

EVDE SU TASARRUFU İÇİN

GÜNLÜK ALIŞKANLIKLAR DEĞİŞTİRİLMELİ

 

Su tasarrufu bilincinin geliştirilmesi için bireysel olarak günlük alışkanlıkların da değiştirilmesi gerekiyor. Basit ancak oldukça etkili yöntemler ile evlerde gereksiz su tüketiminde tasarruf ederek, suyumuzun geleceğini koruyabiliriz. İşte bireysel su tasarrufu için pratik öneriler:

  1. Mutfakta suyu boşa akıtmayın, sebze ve meyveleri akan suyun altında yıkamak yerine bir kabın içinde yıkayın.
  2. Bulaşık ve çamaşır makinenizi tamamen dolduğunda çalıştırın.
  3. Evde en çok su banyoda harcanır. Günlük harcamamızın yüzde 40'ı banyodadır. Banyo suyunuzu araba yıkamak veya tuvalete dökmek için kullanın.
  4. Ellerinizi yıkarken, dişlerinizi fırçalarken ya da tıraş olurken musluğu kapalı tutun.
  5. Musluklarınız su damlatıyorsa mutlaka tamir ettirin.
  6. Mümkünse yağmur suyunu biriktirin.
  7. Arabanızı temizlemek için su yerine bir bezle silmeyi tercih edin.

 

RAKAMLARLA TÜRKİYE’NİN MEVCUT SU POTANSİYELİ VE GELECEK PERSPEKTİFİ

Bir ülkenin su zengini sayılabilmesi için, kişi başına düşen yıllık su miktarının en az 8000 - 10.000 m3 arasında olması gerekiyor. Türkiye'de kişi başına düşen yıllık su miktarı ise 1.519 m3 civarı, bu durum bizlere ülkemizin su zengini bir ülke olmadığını açıkça gösteriyor.

İnsanların suyu kullanma alışkanlıkları göz önüne alındığında su sorununun çok yakın bir zamanda daha da önemli hale geleceği tahmin ediliyor. Gerekli önlemler alınmadığı takdirde, yakın gelecekte büyük bir su sıkıntısı ile karşılaşma olasılığımız oldukça yüksek. İstanbul, dünya genelinde 2030 yılında su kıtlığı yaşayacak 12 şehir arasında gösteriliyor. Bu nedenle Türkiye’nin olası su krizine karşı bir an önce harekete geçerek su kaynaklarını çok iyi koruması, yenilikçi çözümleri kullanması ve su tasarrufu yapması gerekiyor.


Hibya Haber Ajansı